BABALAR GÜNÜNE ÖZEL 2. ÜRÜNDE %10 İNDİRİM
SİPARİŞ TAKİP
WHATSAPP: 0533 461 1512
INSTAGRAM
Hesabım
Pek çok inanışa göre insanın vücudunun farklı bölgelerinde 7 ana çakra bulunmaktadır. Bu çakraların dengeli olması insanın hayattaki duruşunu, duygularını, fiziksel ve ruhsal sağlığını etkilemektedir. İşte enerjetik açıdan hayati bir görevi üstlenen bu noktalarla ilgili olarak çakra bileklik kullanımı günden güne yaygınlaşıyor.
Her bir çakranın dengeye gelmesini sağlayan farklı doğal taşlar bulunuyor. Çakra bilekliklerde de bu doğal taşlar kullanılarak kişilerin taşların doğal gücünden faydalanması amaçlanıyor. Gününü ve hayatını daha verimli bir şekilde geçirmek isteyenler çakra bileklikleri tercih ederken, bu bileklikler, tıkanmış çakraları açıyor, kişinin bedenindeki enerji akışını dengeliyor ve düzenliyor.
İnsan vücudundaki ana çakralar, kök, sakral, solar pleksus, kalp, boğaz, üçüncü göz ve taç çakra olarak sıralanıyor. Ve her bir çakranın kendine ait rengi ve taşı bulunuyor.
Kırmızı renk olan kök çakranın taşları hematit, lal ve kan taşı olarak sıralanırken, anmalı güvenlik, topraklanma ve hayatta kalma içgüdüsü olarak ifade ediliyor.
Sakral çakra turuncu renk ile ifade ediliyor. Kırmızı akik, sitrin ve amber ise sakral çakranın taşları olarak belirtiliyor. Bu çakra yaratıcılık, duygular, cinsellik ve neşe ile ilişkilendiriliyor.
Mide bölgesinde yer alan solar pleksus çakrası sarı renk ile sembolize ediliyor. Sitrin, kaplan gözü ve topaz taşları bu çakranın taşları olarak kullanılıyor, güç, irade, benlik saygısı ve özgüven anlamlarını taşıyor.
Yeşil renk ile ifade edilen kalp çakrası için ise yeşim, pembe kuvars ve aventurin taşları kullanılıyor. Kalp çakrasında kullanılan bu taşlar, sevgi, şefkat, merhamet ve empati duyguları ile ilişkilendiriliyor.
Boğaz çakrası mavi renk ile sembolize edilirken, akuamarin, lapis lazuli ve sodalit taşları kullanılıyor. Boğa çakrasında kullanılan doğal taşlar ise iletişim, kendini ifade etme, dürüstlük ve yaratıcılık anlamlarını taşıyor.
İndigo rengindeki üçüncü göz çakrasında ametist, lapis lazuli ve sodalit taşları tercih ediliyor. İnsanın alın bölgesinde olduğuna inanılan üçüncü göz çakrasında kullanılan taşlar ise sezgi, bilgelik, içgörü ve ruhsal bağlantı ile ilişkilendiriliyor.
Taç çakra ise mor renk ile ilişkilendiriliyor, taşları ise ametist, kristal kuvars ve lavenderin olarak belirtiliyor. İnsanın tepe noktasındaki bu çakra ise aydınlanma, maneviyat, bağlantı ve evrensel bilinç anlamlarını taşıyor.
Çakra bileklikleri yedi çakradaki tıkanıklıkları çözmeye ve enerji akışını düzenlemeye yaradığı için özellikle ruhsal açıdan pek çok faydası görülüyor. Farklı taşların bir araya getirilmesiyle oluşan ya da sadece tek çakranın taşı kullanılarak yapılan çakra bileklikler stresi ve kaygıyı azaltma, motivasyonu ve üretkenliği artırma, duygusal dengeyi geliştirme, özgüveni ve özsaygıyı artırma, yaratıcılığı ve ilhamı teşvik etme, ruhsal bağlantıyı geliştirme gibi psikolojik faydalar sağlayabiliyor.
Zaza tesbihleri, günümüzde sadece bir ibadet aracı veya aksesuar olmaktan çok, köklü bir geçmişi yansıtan tesbihlerdir. Genellikle doğal malzemelerden ve özel işçiliklerle üretilen bu tesbihler, basit bir sayma aracı olmanın ötesinde, Zaza kimliğinin ve inanç sisteminin önemli bir parçası olarak görev yapar.
Tesbih yapımında doğal taşlar, ağaçlardan üretilen malzemeler, cam ve metaller, fiber malzemelerinin yanı sıra hayvansal malzemeler de sıklıkla kullanılmaktadır. Geçmişten günümüze insanlar, tesbih yapımında bulundukları coğrafya ve yaşam alışkanlıklarına göre malzeme üretirken, hayvansal malzemeler de çeşitli sebeplerden dolayı uzun yıllardır tesbih üretiminde yer almıştır.
Farklı din ve kültürlerde kullanılan, birçok tür ve çeşidi bulunan tesbih, genellikle yuvarlak veya oval şekilli bir araçtır. İslam dünyasında zikir ve dua etmek için yaygın olarak kullanılan tesbihler, Budizm, Hinduizm ve bazı Hristiyan mezheplerinde de meditasyon ve dua amacıyla kullanılır.
Tesbihler, yüzyıllar boyunca ibadet amacıyla kullanılsa da, özellikle Osmanlı İmparatorluğu döneminde sadece bir dini araç olmaktan çıkıp sosyal hayatın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Hem kadınlar hem de erkekler tarafından kullanılan tesbihler, 15. yüzyıldan itibaren çeşitli malzemelerden üretilmeye başlanmış ve işlemeler ile süslemelerle bir statü simgesi olarak rol almıştır.
Oltu taşı tesbih, estetik görünümü ve mistik özellikleriyle tesbih meraklılarının en çok tercih ettiği modeller arasında yer alıyor. Türkiye'nin Erzurum ilinin Oltu ilçesine özgü olan bu taş, dünyada eşi benzeri az bulunan bir taş olup, yapılan tesbihler dünyanın dört bir yanından ilgi görüyor.
Namaz tesbihi, İslam dininde hem adet hem de bir ibadet aracı olarak kullanılmaya devam etmektedir. Namazların ardından okunması sünnet olan tesbih dualarının sayılarını saymakta kolaylık sağlayan tesbihler, şekilleri, üretildikleri malzemeler, süslemeleri ve imamelerindeki ayrıntılarla göründüğünden çok daha karmaşık bir yapıya sahiptir.
Kazaz, geçmiş dönemde oldukça popüler olan ancak modern üretim tekniklerinin yaygınlaşmasıyla artık günlük hayatta kullanımdan kalkan ipek işleme sanatını icra eden kişiye denir. Sadece bir el sanatı değil, aynı zamanda kültürel miras olan kazazlık, geçmişten günümüze uzanan estetik anlayışın ve el becerisinin bir yansımasıdır.
Estetik görünümü ve dayanıklılığı ile dikkat çeken katalin tesbih, özel bir reçine türü olan katalin maddesinden üretilmiş bir tesbih türüdür. Son derece şık bir görünüme sahip olan bu tesbihler, günümüzde nadir bulundukları için özellikle koleksiyonerlerin seçkileri arasında yer alır.